Haber

Uçum’dan ‘Van’ paylaşımı: Devlet hadlerini bildirir

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini büyük farkla kazanan DEM Parti adayı Abdullah Zeydan’ın seçilme hakkının Adalet Bakanlığı’nın itirazı ile geri alınmasının ardından yaşanan sürece ve protestolara ilişkin bir açıklama yaptı.

Paylaşımında DEM Parti’yi ve Abdullah Zeydan’a destek veren muhalefeti hedef alan Mehmet Uçum, AK Parti’nin ağır bir yenilgi aldığı seçim sonuçlarını “Türkiye’yi batının egemen güçlerine teslim edilme koşullarını oluşturduğu şeklinde okuyanlara haddinin bildirileceğini” savundu.

Kentteki gösterilerin “Türkiye’nin bütünlüğüne yönelik saldırı planlarının bir parçası” olduğunu savunan Uçum, Abdullah Zeydan’a destek veren muhalefetin ve “iktidar içinde yer aldığı kabul edilen ve neo liberal zehirle zihin dünyalarını batıcılığa teslim etmişlerin” tutumlarının ‘kaydedildiğini’ söyledi.

‘DEVLET ÇOK İYİ OKUDU’

Uçum’un sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım şöyle:

“Herkes kendi cephesinden Van sürecini değerlendiriyor, anlaşılabilir. Ancak batıcı ve neo-liberal iç kesimlerin hevesleri kursaklarında kalacak. Türkiye toplumu yerel seçimlerde iktidara bir istikamet çizdi, bunu Devlet çok iyi okudu.

Bu seçim sonuçlarını Türkiye’yi batının egemen güçlerine teslim edilme koşullarını oluşturduğu şeklinde okuyanlara Milli Devlet iradesi haddini bildirir.

Van süreci tamamen hukuki bir süreç olarak yaşandı. Ama bu hukuki süreci daha tamamlanmadan “ayaklanma” çağrılarıyla istismar eden terör örgütünü ve legal görünümlü uzantılarını meşrulaştırmaya çalışanların Devlet de Toplum da farkında.

Muhalefetin tüm aktörlerinin ve daha çarpıcısı iktidar içinde yer aldığı kabul edilen ve neo liberal zehirle zihin dünyalarını batıcılığa teslim etmişlerin Van olayında aldıkları tutumların kaydedildiğini de herkes fark eder.

‘KENDİLERİNİ DEMOKRASİ HAVARİSİ SANANLAR…

Nihayetinde Van konusunda YSK kişinin itirazını kabul etmiş ve hukuki süreç, kişinin lehine sonuçlanmıştır. Ama buna rağmen bu süreç üzerinden halen daha ayaklanma stratejilerinin peşinden koşanların gerçek niyetlerinin demokrasi ve seçmen iradesiyle ilgili olmadığı, Türkiye’nin bütünlüğüne yönelik saldırı planlarının bir parçası olduğu ayan beyan ortaya çıkmıştır. Bu aldatmaya kananların, bu oyunu görmeyenlerin ve kendilerini demokrasi havarisi sayanların hali ise ibretliktir.

İşin hukukuna gelince Terör Örgütü propagandası suçundan Yargıtayca onanan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası nedeniyle yasaklı hakların iadesinin söz konusu olamayacağını ama bunun nasıl olduğunun da değerlendirileceği de not edilmelidir.

Son söz: İyi niyetli ve hakiki demokrat olan hiç kimse Türkiye’nin 2024 yerel seçimlerinin dünyaya demokrasi dersi verdiğini asla inkar edemez. Van seçiminde YSK kararı bu dersin etkili örneklerinden biridir.”

(HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu